12 Mayıs 2025 Pazartesi

Kripto Piyasası Uçuşta! ABD-Çin Anlaşması Bitcoin'i Coşturdu

Kripto para piyasası, ABD ve Çin arasındaki ticaret geriliminin azalmasıyla birlikte adeta yeniden canlandı. Uzun süredir beklenen anlaşma, yatırımcıların risk iştahını artırarak Bitcoin ve diğer kripto para birimlerinde yükselişe neden oldu. Peki, bu anlaşma piyasayı nasıl etkiledi ve yatırımcılar için neler değişti?

Anlaşma Kripto Piyasasını Nasıl Etkiledi?

ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşları, küresel ekonomiyi ve finans piyasalarını derinden etkiliyordu. Özellikle gümrük tarifelerindeki artışlar, yatırımcıları tedirgin ederek riskli varlıklardan kaçışa neden oluyordu. Ancak, iki ülke arasında sağlanan anlaşma, bu durumu tersine çevirdi. Anlaşmanın detayları şu şekilde:

  • ABD, Çin mallarına uyguladığı tarifeleri 90 gün için düşürecek.
  • Çin de aynı süre zarfında ABD mallarına uyguladığı gümrük vergilerini azaltacak.

Bu gelişme, piyasalarda olumlu bir hava yaratırken, özellikle kripto para piyasası bu durumdan en çok faydalananlardan biri oldu. Yatırımcılar, belirsizliğin azalmasıyla birlikte yeniden riskli varlıklara yöneldi ve Bitcoin gibi kripto para birimlerinde önemli yükselişler görüldü.

Bitcoin ve Ethereum'da Son Durum

Anlaşma haberinin ardından Bitcoin fiyatı 105 bin doların üzerine çıktı. Bu, son dönemdeki en yüksek seviyelerden biri olarak kayıtlara geçti. Piyasa değeri bakımından ikinci sırada yer alan Ethereum da bu yükselişten nasibini aldı ve son 24 saatte değer kazandı.

Piyasadaki genel yükseliş trendi, yatırımcıların moralini yükseltirken, uzmanlar da iyimser bir tablo çiziyor. Ancak, kripto para piyasasının volatilitesi göz önünde bulundurularak, yatırımcıların dikkatli olması ve risklerini iyi yönetmesi gerekiyor.

Unutmayın, kripto para yatırımları yüksek risk içerir ve her zaman kayıp riski bulunmaktadır.

Kripto para piyasasının geleceği, küresel ekonomik gelişmeler, düzenleyici kurumların tutumu ve teknolojik yenilikler gibi birçok faktöre bağlı. ABD ve Çin arasındaki anlaşma, piyasaya kısa vadeli bir nefes aldırsa da, uzun vadeli trendleri belirlemek için daha fazla veriye ihtiyaç var.

İlgili Haberler