Haiti hükümeti, ülkeyi kasıp kavuran çete şiddetine karşı mücadelede önemli bir adım atarak 275 milyon dolarlık (36 milyar Haiti gourdesi) "savaş bütçesi" onayladı. Bu bütçe, ülkedeki güvenlik krizini hafifletmeyi ve halkın yaşam koşullarını iyileştirmeyi hedefliyor. Peki, bu bütçe Haiti'nin sorunlarına çözüm olabilecek mi?
Haiti'nin İçinde Bulunduğu Durum
Haiti, uzun yıllardır siyasi istikrarsızlık, ekonomik zorluklar ve güvenlik sorunlarıyla mücadele ediyor. Ülkenin başkenti Port-au-Prince'in %80'inden fazlası silahlı çetelerin kontrolünde bulunuyor. Bu durum, halkın günlük yaşamını olumsuz etkiliyor ve insani krizi derinleştiriyor. Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, 2024 yılında Haiti'de 5 bin 600'den fazla kişi silahlı çete saldırılarında hayatını kaybetti.
Ülkedeki şiddet olayları, eski Başbakan Ariel Henry'nin Nisan 2024'te istifa etmesine neden oldu. Ardından kurulan Geçici Konsey, Garry Conille'yi başbakan olarak atadı. Ancak Conille'in görevden alınmasıyla birlikte iş insanı Alix Didier Fils-Aime başbakanlık görevine getirildi. Bu siyasi belirsizlik, ülkedeki sorunların çözümünü daha da zorlaştırıyor.
Bütçenin Detayları ve Hedefleri
Onaylanan "savaş bütçesi"nin önemli bir kısmı, ülkenin güvenliğini sağlamaya yönelik harcamaları içeriyor. Bütçenin yaklaşık %20'si sınır güvenliğini artırmak için kullanılacak. Ayrıca, bütçenin %16'sı eğitim, sağlık ve insani yardım gibi sosyal programlara ayrılacak. Hükümet, bu bütçe ile çete şiddetini azaltmayı, halkın temel ihtiyaçlarını karşılamayı ve ülkenin istikrarını yeniden sağlamayı amaçlıyor.
- Sınır güvenliğinin artırılması
- Eğitim ve sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi
- İnsani yardım faaliyetlerinin desteklenmesi
- Çete şiddetine karşı mücadele
Bütçe, Haiti İçin Bir Çözüm Olacak mı?
Haiti hükümetinin "savaş bütçesi" kararı, ülkedeki çete şiddetine karşı önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Ancak, bu bütçenin tek başına sorunları çözmesi beklenmiyor. Haiti'nin siyasi istikrarı sağlaması, ekonomik kalkınmayı desteklemesi ve uluslararası toplumun desteğini alması gerekiyor. Aksi takdirde, bütçe çabaları yetersiz kalabilir ve Haiti'nin içinde bulunduğu kriz daha da derinleşebilir.
Haiti'nin geleceği, hükümetin bu bütçeyi nasıl kullanacağına, uluslararası toplumun desteğine ve ülkedeki siyasi istikrara bağlı olacak. Eğer Haiti, bu zorlu süreci başarıyla yönetebilir ve gerekli reformları gerçekleştirebilirse, çete şiddetinden kurtulup daha güvenli ve müreffeh bir ülke olabilir.