Genç yazar Berat Korkmaz, ilk kitabı "Ejderhanın Üflediği" ile edebiyat dünyasına iddialı bir giriş yaptı. Kitabını eline aldığında yaşadığı heyecanı dile getiren Korkmaz, "Artık gerçek bir şeye sahibim" notunu düştüğünü belirtiyor.

İlk Kitap, İlk Duygular

İlk eserin yayınlanmasının yarattığı karmaşık duyguları anlatan Berat Korkmaz, şiirlerini paylaşmanın büyüsünü bozacağına inandığını, ancak bu düşüncesinin uzun sürmediğini ifade ediyor. Dergilerden ret cevabı alan veya şiirlerini göndermeye cesaret edemeyen şairlerin kendi dergilerini kurma yolunu seçtiğini belirten Korkmaz, üniversite yıllarında arkadaşlarıyla birlikte bir sosyal medya dergisi kurduklarını ve ilk şiirinin burada yayınlandığını söylüyor. O şiirin kendisi için ne kadar önemli olduğunu, ancak bugün baktığında basit bir çalışma olduğunu fark ettiğini dile getiriyor. İlk eserin öneminin, arkasından gelecek büyük eserlerin yolunu açmasında yattığını vurguluyor.

Kitabını ilk eline aldığında arka sayfasına "18.08.2023 Artık gerçek bir şeye sahibim" yazdığını belirten Korkmaz, ilk imzasını kime attığını hatırlamadığını, ancak planlanmamış anların daha kıymetli olduğuna inandığını ifade ediyor.

Yazma Serüveni ve İlham Kaynakları

Yazmaya ortaokulda günlük tutarak başladığını, lisede ise şiir yazmaya yöneldiğini anlatan Berat Korkmaz, o dönemlerde Nâzım Hikmet, Cahit Irgat, Attila İlhan gibi şairlerden etkilendiğini belirtiyor. Özellikle Cahit Irgat'ın "Rüzgarlarım Konuşuyor" şiirinin kendisini çok etkilediğini ve ilk şiirlerinde bu şairlerin etkisinin görüldüğünü ifade ediyor. "Ejderhanın Üflediği"nin ise bu etkilerden uzak, bambaşka bir poetik çizgide olduğunu söylüyor.

Gece mi, gündüz mü yazdığı sorusuna, bu röportajı gece saatlerinde yanıtlayarak cevap veren Korkmaz, defter yerine bilgisayarı tercih ettiğini, ancak şiirin ilk önce şairin zihninde başladığını ve orada son bulduğunu vurguluyor.

Yahya Çerkez'in ilk kitabı "Majestik Alaz"ın raflarda yerini alması da edebiyat dünyasında heyecan yaratmıştı. Çerkez, kitabını eline aldığında doğumhaneden çıkmış gibi hissettiğini ifade etmişti.

Şiir ve İlham: Diğer Şairlerden Bakışlar

Şiir yazmaya nasıl başladığı sorusuna şair Yahya Çerkez, "Sanki doğumhaneden çıkmış gibiydim. Şahit olduğum kadarıyla, kız babaları kızlarını eline ilk aldığında akıl almaz bir heyecan ve mutluluk hissediyorlar. Sanki bir kızım olmuş gibiydi." şeklinde cevap veriyor. Kendi şiir serüvenini de anlatan Çerkez, yazdıklarının öfkenin ve kavganın bir yansıması olup olmadığını sorguladığını, şiirlerindeki ben ile gündelik hayattaki ben arasında bir zıtlık olup olmadığını merak ettiğini belirtiyor.

• Sessizlik benim güvenli alanım.
• Net fotoğraflardan ziyade flu görüntüler hep daha çok hoşuma gitmiştir.
• Netlik, kesintiye uğratıyor gibi.

Bir diğer şair ise yazmaya türkü yazarak başladığını, ilkokuldan beri türkü söylediğini ve ortaokulda neden türkü yazmadığını merak ettiğini belirtiyor. Şiirin ilgisizliğe gelmediğini, sürekli ilgilenmek gerektiğini vurguluyor. Defter, bilgisayar, telefon ayrımı yapmadığını, o anki şartlara göre yazdığını, ancak bilgisayarı daha çok temize çekmek için kullandığını ifade ediyor.

Berat Korkmaz'ın "Ejderhanın Üflediği" kitabı, genç yazarın edebiyat yolculuğunun önemli bir adımı olarak dikkat çekiyor. Korkmaz'ın samimi ve içten anlatımı, okurları kendi edebi keşiflerine davet ediyor. Kitap, edebiyatseverlerin ve genç şairlerin ilgisini çekecek nitelikte.