Birleşmiş Milletler (BM),küresel sera gazı emisyonlarının ilk kez düşüş eğilimine girdiğini açıkladı. Ancak uzmanlar, Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için ülkelerin iklim eylemlerini hızla artırması gerektiğini vurguluyor. BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin (UNFCCC) Ulusal Katkı Beyanları (NDC) Sentez Raporu, 64 ülkenin taahhütlerini analiz etti. Bu 64 ülke, küresel emisyonların üçte birini temsil ediyor.

Emisyon Hedeflerinde İlerleme Var mı?

Ülkelerin yüzde 89'u yeni NDC'lerinde ekonomi genelini kapsayan hedefler belirledi. Bu oran önceki NDC'lerde yüzde 81'di. Yeni hedefler, ülkelerin uzun vadeli net sıfır emisyon hedefleriyle uyumlu. Ancak emisyonlardaki düşüş hızı yeterli değil. Tahminlere göre, yeni NDC'lerle toplam sera gazı emisyonları 2035'te 2019 seviyesine göre yüzde 17 azalacak.

UNFCCC İcra Sekreteri Simon Stiell, "Paris Anlaşması'nın üzerinden geçen 10 yılda ilerleme kaydedildi. Ancak bu anlaşma daha hızlı ve adil sonuç vermeli" dedi. Stiell, iklim değişikliğinin yol açtığı aşırı hava olaylarına dikkat çekerek, güçlü iklim eyleminin fırsatlar sunduğunu belirtti. Ayrıca, temiz enerji dönüşümünün 21'inci yüzyılın ekonomik büyüme ve istihdam motoru olduğunu vurguladı.

Raporun Sonuçları Ne Anlama Geliyor?

Stiell, raporun küresel emisyonların 2035'e kadar yaklaşık yüzde 10 düşeceğini gösterdiğini söyledi. "BM öncülüğünde yürütülen iklim işbirlikleri ve ulusal çabalar sayesinde, insanlık ilk kez emisyon eğrisini aşağı doğru bükmeyi başarmış durumda ancak bu ilerleme hala yeterince hızlı gerçekleşmiyor."

Stiell, küresel sıcaklık artışında 1,5 derece eşiğinin aşılsa bile, bu artışın en kısa sürede yeniden 1,5 seviyesine düşürülmesi gerektiğini vurguladı. COP30'da dünyanın bu ilerlemenin nasıl hızlanacağını göstermesi gerektiğini belirtti. Bunun için güçlü bir mesaj verilmeli, uygulamalar hızlanmalı ve iklim eyleminin faydalarından herkes yararlanmalı.

İklim Değişikliği Hakkında Bilmeniz Gerekenler

• Sera gazı emisyonları: Sanayi devriminden beri artış gösteren bu gazlar, atmosferde ısıyı tutarak küresel ısınmaya neden olur.
• Paris Anlaşması: Küresel sıcaklık artışını 2 derecenin altında tutmayı hedefleyen uluslararası bir anlaşmadır.
• Ulusal Katkı Beyanları (NDC): Ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadele için belirlediği hedefleri içeren beyanlardır.

İklim değişikliği, sadece çevre sorununu değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal sorunları da beraberinde getiriyor. Bu nedenle, bireysel ve toplumsal olarak daha bilinçli adımlar atmak, sürdürülebilir bir gelecek için hayati önem taşıyor.

Sonuç olarak, BM'nin raporu umut verici bir tablo çizse de, iklim değişikliğiyle mücadelede daha hızlı ve kararlı adımlar atılması gerekiyor. Ülkelerin taahhütlerini yerine getirmesi, bireylerin bilinçli tüketim alışkanlıkları geliştirmesi ve teknolojik yeniliklerin desteklenmesi, bu mücadelenin başarıya ulaşması için kritik öneme sahip.