Bulgaristan'da son yıllarda asgari ücrette yaşanan artışa rağmen, yoksulluk sınırının altında yaşayan çalışanların sayısındaki artış endişe verici bir tablo çiziyor. Hükümetin 2026 yoksulluk sınırı kararnamesiyle birlikte açıklanan resmi belgeler, yoksulluk sınırının bu yıl %19,7 artarak 764 leva olarak belirleneceğini gösteriyor. Bu durum, ekonomik büyümenin tüm kesimlere eşit şekilde yansımadığı gerçeğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Çalışan Yoksulların Sayısı Artıyor

2024 yılı verilerine göre, 18-64 yaş arasındaki çalışan Bulgarların %12,1'i yoksul olarak kabul ediliyor. Bu oran, bir önceki yıla göre 0,4 puanlık bir artış anlamına geliyor. Yarı zamanlı çalışanlar, tam zamanlı çalışanlara göre yaklaşık üç kat daha fazla yoksulluk riskiyle karşı karşıyayken, çalışan kadınların yoksulluğa düşme riski erkeklere göre 2,5 puan daha düşük. 2022 yılında ise aynı yaş grubundaki çalışan bireylerin %10'u yoksulluk sınırının altında yaşıyordu. Bu veriler, çalışan yoksulluğunun giderek derinleştiğini ve acil önlemler alınması gerektiğini gösteriyor.

Eğitim Seviyesi ve Yoksulluk İlişkisi

Eğitim düzeyi, çalışan yoksulluğu olasılığını etkileyen en önemli faktörlerden biri olmaya devam ediyor. NSI istatistiklerine göre, çok az veya hiç resmi eğitimi olmayan bireyler en savunmasız grup olup, %56,3'ü yoksulluk içinde yaşıyor. Yüksek eğitim seviyeleriyle bu risk önemli ölçüde azalıyor: Ortaöğretim mezunlarının yoksulluk riski beş kat daha azken, yüksek öğrenim görmüş kişiler arasında çalışan yoksulların oranı %4,8 ile en düşük seviyede. Bu durum, eğitimli işgücünün ekonomik kalkınma için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurguluyor.

Yoksulluk Sınırı ve Etkilenen Nüfus

Geçtiğimiz yıl yoksulluk sınırı 638 leva olarak gerçekleşirken, Bulgaristan nüfusunun %20,6'sına denk gelen 1,326 milyon kişi yoksulluk sınırının altında yaşıyordu. Bu durum, ekonomik kazanımlara rağmen çalışan yoksulluğunun devam ettiğini ve sosyal adaletin sağlanması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Yoksullukla mücadelede eğitim, istihdam ve sosyal destek politikalarının birlikte ele alınması büyük önem taşıyor.

Bulgaristan'da yaşanan bu durum, ekonomik büyümenin her zaman sosyal refahı beraberinde getirmediğini açıkça gösteriyor. Yoksullukla mücadelede daha etkili politikaların geliştirilmesi ve uygulanması, çalışan yoksulların sayısının azaltılması ve sosyal adaletin sağlanması için hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, ekonomik kalkınma yalnızca belirli bir kesimin refahını artırırken, toplumun büyük bir bölümü yoksulluk sarmalında yaşamaya devam edecektir.