Çanakkale Köprüsü, bayram tatili boyunca beklenen trafik yoğunluğuna ulaşamadı. Bu durum, köprü için verilen geçiş garantisi nedeniyle Hazine'nin yüklü bir ödeme yapmasına neden oldu. Sadece 6 günlük bayram tatili süresince, köprüden geçiş yapan araç sayısının garanti edilenin altında kalması sonucu, Hazine'den 153 milyon TL ödeme yapılması kararlaştırıldı. Bu durum, kamuoyunda tartışmalara yol açarken, geçiş garantisi uygulaması bir kez daha sorgulanmaya başlandı.

Çanakkale Köprüsü'nde Beklenen Yoğunluk Neden Yaşanmadı?

Çanakkale Köprüsü'nün bayramda beklenen yoğunluğa ulaşamamasının çeşitli nedenleri bulunuyor. Öncelikle, artan akaryakıt fiyatları ve ekonomik belirsizlikler nedeniyle birçok vatandaşın seyahat planlarını ertelediği düşünülüyor. Ayrıca, köprü geçiş ücretlerinin yüksek olması da sürücülerin alternatif yolları tercih etmesine yol açmış olabilir. Köprü geçiş ücretlerinin yüksekliği, özellikle uzun mesafeli yolculuklarda bütçeyi zorlayan bir faktör olarak öne çıkıyor. Bu durum, sürücülerin feribotları veya diğer alternatif güzergahları kullanmasına neden oluyor.

Bununla birlikte, köprünün bağlantı yollarındaki eksiklikler ve yetersiz işaretlemeler de sürücülerin köprüyü tercih etmemesine katkıda bulunmuş olabilir. Özellikle ilk kez köprüyü kullanacak olan sürücüler için yol tariflerinin net olmaması, kafa karışıklığına ve alternatif yollara yönelmeye sebep olabiliyor. Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde, Çanakkale Köprüsü'nde bayramda beklenen yoğunluğun yaşanmaması kaçınılmaz hale geliyor.

Geçiş Garantisi ve Kamuoyu Tepkisi

Çanakkale Köprüsü gibi büyük projelerde uygulanan geçiş garantisi modeli, yapımcı firmaların yatırım maliyetlerini karşılamalarını sağlarken, devletin de belirli bir gelir elde etmesini hedefliyor. Ancak, geçiş garantisi verilen araç sayısının tutmaması durumunda, aradaki farkın Hazine tarafından ödenmesi, kamuoyunda büyük tepkilere yol açıyor. Özellikle ekonomik sıkıntıların yaşandığı dönemlerde, bu tür ödemelerin gerekliliği ve adilliği sorgulanıyor.

Vatandaşlar, köprü geçiş ücretlerinin yüksekliğinden ve Hazine'nin yaptığı ödemelerden duydukları rahatsızlığı dile getiriyorlar. Sosyal medyada ve çeşitli platformlarda yapılan yorumlarda, geçiş garantisi uygulamasının yeniden gözden geçirilmesi ve daha adil bir modelin uygulanması talep ediliyor. Bu durum, devletin gelecekteki projelerde daha dikkatli ve şeffaf bir yaklaşım sergilemesi gerektiğinin bir işareti olarak değerlendiriliyor.

Çanakkale Köprüsü'nde yaşanan bu durum, Türkiye'deki diğer yap-işlet-devret projeleri için de önemli bir örnek teşkil ediyor. Geçiş garantisi verilen projelerin fizibilitesinin daha dikkatli yapılması, geçiş ücretlerinin makul seviyelerde tutulması ve kamuoyunun bilgilendirilmesi, bu tür sorunların önüne geçmek için alınması gereken önlemler arasında yer alıyor. Aksi takdirde, Hazine'nin yüklü ödemeler yapması ve kamuoyunda oluşan tepkiler, bu tür projelerin başarısını gölgeleyebilir.

Bayramda Çanakkale Köprüsü'nde yaşanan düşük trafik yoğunluğu ve Hazine'nin yapmak zorunda kaldığı 153 milyon TL'lik ödeme, geçiş garantisi uygulamasının yeniden tartışmaya açılmasına neden oldu. Bu durum, gelecekteki projelerde daha dikkatli ve şeffaf bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Kamuoyunun beklentisi, devletin bu tür projelerde daha adil ve sürdürülebilir bir model uygulayarak, hem yatırımcıların haklarını koruması hem de kamu kaynaklarının verimli kullanılmasını sağlaması yönünde.