Çin'in önde gelen düşünce kuruluşlarından Center for China and Globalization Başkan Yardımcısı Victor Gao'nun, ABD Başkanı Donald Trump'ın ticaret politikalarına verdiği sert yanıt, uluslararası arenada yankı uyandırdı. Gao'nun "ABD pazarını kaybetmek umurumuzda değil" sözleri, Trump'ın sürpriz geri adımını da açıklıyor.
Çin'den ABD'ye Meydan Okuma
Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Gao, ABD'nin Çin'e yönelik eleştirilerine ve özellikle Başkan Yardımcısı JD Vance'ın 'Çinli köylüler' ifadesine sert tepki gösterdi. Çin'in nüfusunun büyük bir kısmının çiftçi ailelerden geldiğini ancak bunun ülkenin dünyanın önde gelen sanayi ve teknoloji güçlerinden biri olduğu gerçeğini değiştirmediğini vurguladı. Gao, ABD'li yetkililere önyargılarından arınarak Çin'e saygıyla yaklaşmaları çağrısında bulundu.
"ABD pazarını kaybetmek umurumuzda değil" diyen Gao, Çin'in 5 bin yıllık bir geçmişe sahip olduğunu ve bu sürenin büyük bir bölümünde ABD diye bir ülkenin olmadığını hatırlattı. ABD'nin Çin'in ihracatındaki payının sadece %15 olduğunu belirten Gao, "Dünya yeterince büyük, biz bu %15'i her yerden buluruz. ABD kendini Çin'e karşı kapatmak istiyorsa kapatsın, pek de umurumuzda değil" ifadelerini kullandı.
Trump'ın Geri Adımı ve Müzakere Çağrısı
Trump'ın tarife çılgınlığının ardında Çin ile rekabetin yattığı ve bu savaşta birçok ülkenin zarar gördüğü biliniyor. Trump'ın 185 ülkeye ek gümrük vergisi getirmesi ve Çin'e yönelik tarifeleri artırması üzerine Çin de aynı şekilde karşılık vermişti. Ancak son olarak, Apple ve Tesla gibi Çin'de büyük üretim merkezleri olan ABD'li şirketlerin baskısıyla Trump, bu ülkeden gelen elektronik ürünlere yönelik vergi artışlarını kapsam dışı bıraktığını ve Çin ile müzakereye hazır olduğunu açıkladı.
Trump'ın tarifeleri ilk açıkladığı günkü tonu ile son konuşmasındaki tonu arasındaki fark dikkat çekiciydi. Anlaşılan o ki, tarifelerin sonuçlarına ilişkin daha fazla veri önüne gelmiş ve Gao'nun işaret ettiği 'saygı çerçevesine' girmiş gibi görünüyor. ABD'nin 2024 yılında 1.2 trilyon dolar dış ticaret açığı vermesine karşın, Çin'in aynı dönemde bir trilyon dolardan fazla cari fazlası bulunuyor. Bu durum, ABD'nin Çin'e karşı korumacı bir tavır içine girmesini doğal kılıyor.
Uyuyan Dev Uyandı mı?
ABD'nin şimdiden günlük 2 milyar dolar kazançlı olduğunu açıklayanlar, tarife uygulamalarıyla ABD'nin gelecek 30 yılda elde edeceği avantajın 16 trilyon dolardan fazla olacağını öngörüyor. Elektronik ürünleri kapsam dışı bırakmak şeklindeki hamleler ise ABD'li üreticilere zaman kazandırmak olarak yorumlanıyor. Ancak birçok kişi, Trump'ın tarifeleri artırarak en büyük rakibi Çin'i uyandırıp uyandırmadığını sorguluyor. Çin'in dünya pazarına daha çok odaklanıp odaklanmayacağı ise merak konusu.
Bu gelişmeler, küresel ticaretin geleceği açısından önemli sinyaller veriyor. ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşının seyri, dünya ekonomisini derinden etkileyecek gibi görünüyor. Özellikle gelişmekte olan ülkeler, bu süreçte dikkatli adımlar atmak ve yeni stratejiler geliştirmek zorunda kalacaklar.
