Ünlü model Tülin Şahin'in Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından konuşma yapmak üzere davet edildiği yönündeki açıklamaları gündeme bomba gibi düşmüştü. Ancak kısa süre sonra DSÖ'den gelen bir yalanlama, olayın seyrini tamamen değiştirdi. Peki, gerçekte neler yaşandı? Tülin Şahin'in DSÖ daveti iddiası doğru mu, yoksa bir yanlış anlaşılma mı var?

DSÖ'den Şok Yalanlama!

Tülin Şahin, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, DSÖ'den davet aldığını ve bu davetin kendisi için büyük bir onur olduğunu belirtmişti. Şahin, "Davet geldiğinde inanamadım. Konuşmamda böbrek hastalıklarını gündeme getireceğim. DSÖ’de sunum yapacak ilk model olmanın gururunu yaşıyorum" ifadelerini kullanmıştı. Bu açıklamalar, medyada geniş yankı uyandırmış ve Şahin'in hayranları tarafından büyük bir sevinçle karşılanmıştı.

Ancak Sabah Gazetesi'nden Mevlüt Tezel'in haberine göre, Şahin'in açıklamaları gerçeği yansıtmıyor. DSÖ Avrupa Ofisi Medya İlişkiler Sorumlusu Bhanu Bhatnagar’ın yönlendirmesiyle DSÖ Ankara Ofisi’nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Medyada yer alan ve 'ünlü modelin fikir ve projelerini DSÖ sahnesinde paylaşmak üzere davet edildiği' yönündeki haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Türkiye’deki DSÖ Ülke Ofisi ya da başka herhangi bir DSÖ birimi tarafından Sayın Tülin Şahin’e böyle bir davet yapılmamıştır.”

Tülin Şahin'den Henüz Bir Açıklama Yok

DSÖ'nün bu kesin yalanlaması, Tülin Şahin'in açıklamalarının doğruluğu konusunda ciddi soru işaretleri yaratmış durumda. Bu gelişmelerin ardından Tülin Şahin'den henüz bir açıklama gelmedi. Kamuoyu, Şahin'in bu iddialara nasıl bir yanıt vereceğini merakla bekliyor.

Bu olay, ünlülerin sosyal sorumluluk projelerine dahil olma çabalarının bazen nasıl yanlış anlaşılmalara veya yanıltıcı bilgilere yol açabileceğini de gözler önüne seriyor. Özellikle hassas konular söz konusu olduğunda, doğruluğu teyit edilmemiş bilgilerin yayılması, hem ilgili kurumların itibarını zedeleyebilir, hem de kamuoyunu yanlış yönlendirebilir.

Tülin Şahin'in DSÖ daveti iddiası, şimdilik cevapsız sorularla dolu bir şekilde beklemeye devam ediyor. Ancak DSÖ'nün net yalanlaması, olayın seyrini değiştiren önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.