Can Holding yöneticilerine yönelik başlatılan kara para aklama ve yolsuzluk soruşturması derinleşirken, tutuklanan avukat Mehmet Kenan Tekdağ'ın ifadesi gündeme bomba gibi düştü. Tekdağ, suçlamaları reddederek sadece avukatlık görevini yaptığını savundu. Peki, Tekdağ'ın savunmasında neler vardı? İşte detaylar!

Tekdağ'dan Şok Savunma: Ben Sadece Avukatım!

Mehmet Kenan Tekdağ, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği ifadede, Ciner Holding'in sahibi Turgay Ciner'in 30 yıllık avukatı olduğunu ve satış, devir işlemlerinde avukat olarak görev aldığını belirtti. "Park ve Can Holding'de herhangi bir ortaklığım yok. Hissedar, yönetici, temsilci ya da yetkili değilim. Görevim yalnızca avukatlık hizmetidir," dedi.

Tekdağ, Turgay Ciner ile Can Grubu arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığını, satış sürecinde Kemal Can'ın kendisiyle iletişime geçtiğini ifade etti. "Satış talebi üzerine ben vekil olarak Ciner ile görüştüm. Satış tamamlandıktan sonra medya sektöründeki tecrübem nedeniyle kısa süreliğine yönetim kurulu başkanlığı yaptım," şeklinde konuştu.

Döviz Bürosu İddialarına Yanıt

Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Tekdağ, soruşturma dosyasında yer alan "Bülent Döviz A.Ş." ile ilişkisine yönelik sorulara da açıklık getirdi. "Bu şirketin kime ait olduğunu bilmiyorum. Hiçbir ticari bağım ya da ilişkim yoktur. Daha önce farklı döviz bürolarından yurt dışı seyahatleri veya günlük ihtiyaçlar için döviz almış olabilirim ama yüklü alım yapmadım," cevabını verdi.

Remzi Sanver İle Uçak Tesadüfü

Tekdağ'a birlikte seyahat ettiği kişiler de soruldu. Soruşturma kapsamında tutuklanan Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası Büyük Üstadı olan eski Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Remzi Sanver ve Kemal Can ile aynı uçakta bulunmasını ise şu sözlerle savundu:

Can Holding soruşturması, iş dünyası ve hukuk çevrelerinde büyük yankı uyandırdı. Mehmet Kenan Tekdağ'ın savunması, soruşturmanın seyrini nasıl etkileyecek? Bu sorunun cevabı, ilerleyen günlerde yapılacak gelişmelerle netlik kazanacak.