CHP'nin bazı medya kuruluşlarına yönelik başlattığı boykot çağrısı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve RTÜK'ün tepkisini çekti. İki kurum da eş zamanlı açıklamalarla boykotun yanlış olduğunu savundu ve milli birlik ve beraberlik vurgusu yaptı.

İletişim Başkanlığı'ndan Sert Eleştiri

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, CHP'nin boykotunu "basın özgürlüğüne yönelik baskıcı ve ilkel tavır" olarak nitelendirdi. Altun, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bu tür yaklaşımların seçmen tarafından reddedileceğine inandığını belirtti. Ayrıca, CHP'nin bu tutumunun ayrımcılığın ve nefretin körüklenmesi anlamına geldiğini ifade etti.

Altun, Türkiye'nin birliğe ve bütünlüğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu bir dönemde, CHP'nin daha yapıcı bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini vurguladı. İletişim Başkanı, CHP'yi "milletin iradesini yok sayma, özgürlüklere ket vurma alışkanlığı"ndan vazgeçmeye çağırdı.

RTÜK Başkanı'ndan "Aymazlık" Vurgusu

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin de benzer bir açıklama yaparak CHP'nin boykotunu eleştirdi. Şahin, boykotun "kime ve neye hizmet ettiği belirsiz, en hafif tabirle aymazlık olarak adlandırılabilecek bir çağrı" olduğunu söyledi. Özellikle Ortadoğu'daki hassas durum ve Türkiye'nin güvenliğinin önemi vurgulanarak, bu tür ayrıştırıcı adımların yanlış olduğu belirtildi.

Ebubekir Şahin, mesajını yayınladıktan kısa süre sonra yanıtlara kapattı. Bu durum, açıklamasının ardından gelebilecek eleştirilerden kaçınma çabası olarak yorumlandı.

CHP'den Yanıt Gecikmedi

CHP Halkla İlişkiler ve Medyayla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, Altun ve Şahin'in açıklamalarına sosyal medya üzerinden yanıt verdi. Bulut, boykotun demokratik bir hak olduğunu ve manipülatif yayın yapan medya organlarına karşı bir duruş sergilemek amacıyla yapıldığını savundu.

Bulut, "Boykot bir sansür değil, halkın kendi medyasını seçme hakkıdır," dedi. Ayrıca, iktidarın çıkarlarını savunan bir yayıncılığa karşı çıkmanın demokrasinin ve halkın haber alma hakkının savunulması anlamına geldiğini belirtti.

Sonuç

CHP'nin başlattığı boykot ve buna gelen tepkiler, Türkiye'deki medya özgürlüğü ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. İletişim Başkanlığı ve RTÜK'ün eşgüdümlü tepkisi, hükümetin bu konudaki hassasiyetini gösterirken, CHP'nin boykot kararlılığı ise farklı görüşlerin medyada temsil edilmemesi sorununa dikkat çekme amacını taşıyor. Bu tartışmaların önümüzdeki günlerde daha da artması bekleniyor.