Türkiye'deki tarım üreticileri zor günler geçiriyor. Artan girdi maliyetleri, düşük ürün fiyatları ve belirsizlikler nedeniyle birçok çiftçi iflasın eşiğine gelmiş durumda. Özellikle küçük ve orta ölçekli aile işletmeleri, borçlarını ödemekte ve geçimlerini sağlamakta büyük güçlük çekiyor.

Çiftçinin Feryadı: Maliyetler Arttı, Gelirler Düştü

Çiftçiler, gübre, mazot, tohum gibi temel girdilerdeki fahiş fiyat artışlarının yanı sıra, ürünlerini değerinde satamamaktan şikayetçi. Hal yasası ve aracılar nedeniyle ürünlerinin büyük bir kısmının tarlada kaldığını veya çok düşük fiyatlarla satmak zorunda kaldıklarını belirtiyorlar. Bu durum, çiftçilerin borç yükünü artırırken, yeni üretimler için kaynak yaratmalarını da engelliyor.

Birçok çiftçi, yaşadıkları sorunları şu şekilde dile getiriyor:

• "Mazot fiyatları aldı başını gitti, tarlayı sürmeye korkar olduk."
• "Gübreye zam üstüne zam geliyor, nasıl ekeceğiz bu tarlaları?"
• "Ürünü yetiştiriyoruz ama satamıyoruz, halciler bizi sömürüyor."
• "Borç batağına saplandık, bankalar haciz göndermeye başladı."

Tarım sektöründeki bu olumsuz tablo, sadece çiftçileri değil, tüm toplumu etkiliyor. Üretimin azalması, gıda fiyatlarının artmasına ve enflasyonun yükselmesine neden oluyor. Ayrıca, kırsal bölgelerdeki yaşam koşullarının zorlaşması, göçü tetikleyerek şehirlerdeki sorunları da artırıyor.

Çözüm Ne? Tarım Politikaları Yeniden mi Şekillenmeli?

Çiftçilerin sorunlarına çözüm bulunması için acil önlemler alınması gerekiyor. Öncelikle, girdi maliyetlerinin düşürülmesi, ürün fiyatlarının desteklenmesi ve hal yasasının yeniden düzenlenmesi şart. Ayrıca, çiftçilere yönelik uygun koşullarda kredi imkanları sağlanması ve tarım sigortasının yaygınlaştırılması da önemli adımlar olacaktır.

Devletin tarım sektörüne daha fazla destek vermesi ve uzun vadeli, sürdürülebilir tarım politikaları geliştirmesi gerekiyor. Aksi takdirde, tarım üreticilerinin iflası, gıda güvenliğimizi tehlikeye atacak ve ülke ekonomisine büyük zarar verecektir.

Türkiye'de tarım sektörünün yeniden canlandırılması, sadece çiftçilerin değil, tüm ülkenin geleceği için hayati önem taşıyor. Bu nedenle, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi ve çiftçilerin sorunlarına kalıcı çözümler bulunması gerekiyor.