İstanbul'da beklenen büyük deprem korkusu yeniden gündemdeyken, Şehir Plancısı Pelin Pınar Giritlioğlu'nun açıklamaları dikkat çekiyor. Giritlioğlu, İstanbul'daki afet toplanma alanlarının bir bir yok edildiğini ve kentin olası bir depreme hazırlıksız olduğunu vurguluyor. Peki, İstanbul'u bekleyen tehlike ne ve çözüm önerileri neler?

İstanbul'da Afet Toplanma Alanları Neden Azaldı?

Şehir Plancısı Giritlioğlu, İstanbul'daki kentsel dönüşüm projelerinin plansız bir şekilde ilerlediğini ve bu durumun afet toplanma alanlarının azalmasına neden olduğunu belirtiyor. Giritlioğlu'na göre, rant odaklı projeler, kamu yararını gözetmeksizin hayata geçiriliyor ve bu durum, olası bir depremde insanların sığınabileceği güvenli alanların sayısını ciddi şekilde azaltıyor.

Giritlioğlu, "İstanbul'da maalesef afet toplanma alanları, plansız kentleşme ve ranta dayalı projeler nedeniyle yok edildi. Olası bir depremde insanların toplanabileceği, güvende hissedebileceği alanlar kalmadı" diyor. Bu durum, İstanbul'da yaşayan milyonlarca insanın hayatını doğrudan etkileyebilecek bir tehlikeye işaret ediyor.

Kentsel Dönüşüm ve Altyapı Hazırlığı Yeterli mi?

İstanbul'da kentsel dönüşüm çalışmaları devam ederken, altyapı hazırlıklarının yeterli olup olmadığı da merak konusu. Pelin Pınar Giritlioğlu, kentsel dönüşümün sadece binaların yenilenmesiyle sınırlı kalmaması gerektiğini, altyapının da güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Giritlioğlu'na göre, su, elektrik, doğalgaz gibi altyapı sistemlerinin depreme dayanıklı hale getirilmesi, olası bir afetin etkilerini azaltmada büyük önem taşıyor.

Giritlioğlu, "Kentsel dönüşüm sadece binaları yenilemek değil, aynı zamanda altyapıyı da güçlendirmek anlamına gelmeli. İstanbul'daki altyapı sistemleri, olası bir depreme karşı ne kadar dayanıklı? Bu sorunun cevabını net bir şekilde vermeliyiz" ifadelerini kullanıyor.

Afet Toplanma Alanları Nasıl Olmalı?

Pelin Pınar Giritlioğlu, ideal bir afet toplanma alanının özelliklerini şu şekilde sıralıyor:

• Ulaşımı kolay olmalı
• Güvenli ve sağlam zemin üzerine kurulmalı
• Temel ihtiyaçları karşılayacak donanıma sahip olmalı (su, tuvalet, ilk yardım vb.)
• Yeterli büyüklükte olmalı
• Halkın kolayca ulaşabileceği ve bilebileceği şekilde işaretlenmeli

Giritlioğlu, İstanbul'daki mevcut toplanma alanlarının bu özelliklerin çoğundan yoksun olduğunu ve bu durumun, olası bir depremde kaos ve panik yaşanmasına neden olabileceğini belirtiyor.

İstanbul'da beklenen büyük deprem öncesinde, afet toplanma alanlarının yeniden düzenlenmesi ve sayısının artırılması büyük önem taşıyor. Kentsel dönüşüm projelerinin kamu yararını gözeterek yapılması, altyapının güçlendirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi, olası bir afetin etkilerini azaltmada kritik rol oynayacaktır. Aksi takdirde, İstanbul'u büyük bir felaket bekliyor olabilir.