Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile yaptığı telefon görüşmesi, Orta Doğu'da dengeleri değiştirecek bir adım olarak değerlendiriliyor. Görüşmede, İsrail'in İran'a yönelik saldırıları kınanırken, diyalog ve diplomatik çözümlerin önemi vurgulandı. Bu beklenmedik hamle, bölgedeki gerginliği azaltma ve barış sürecini yeniden canlandırma potansiyeli taşıyor.

Suudi Prens'ten İsrail'e Sert Tepki

Suudi Arabistan haber ajansı SPA'nın bildirdiğine göre, Veliaht Prens Bin Selman, Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan ile yaptığı telefon görüşmesinde, İsrail saldırılarında hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi. Ardından, İsrail'in İran'ın egemenliğine ve güvenliğine zarar veren, uluslararası yasa ve normları ihlal eden saldırılarını sert bir dille kınadı. Bin Selman, bu tür saldırıların, krizi çözmek için devam eden diyaloğu baltaladığını ve gerginliğin azaltılması ile diplomatik çözümler bulunmasını amaçlayan çalışmaları engellediğini belirtti.

Bin Selman'ın açıklamaları şu şekilde devam etti:

• "Anlaşmazlıkların çözümünde güç kullanılmaması ve diyalog yolunun benimsenmesi gerekmektedir."
• "Bölgesel istikrarın sağlanması için tüm tarafların sorumluluk alması önemlidir."
• "Suudi Arabistan, her zaman barış ve istikrarın tesisi için çaba göstermeye devam edecektir."

Pezeşkiyan'dan Teşekkür

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ise, İsrail'in saldırganlığını kınayan duruşundan ötürü Bin Selman'a teşekkürlerini iletti. Pezeşkiyan, bu tür dayanışma mesajlarının, İran halkı için büyük bir moral kaynağı olduğunu ve iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesine katkı sağladığını vurguladı.

Pezeşkiyan'ın açıklamalarından satır başları:

• "Suudi Arabistan'ın desteği, İran için çok değerlidir."
• "Birlikte çalışarak bölgedeki sorunların üstesinden gelebiliriz."
• "Diyalog ve diplomasi, en doğru çözüm yoludur."

Orta Doğu'da Yeni Bir Dönem mi?

Suudi Prens Selman'ın İran Cumhurbaşkanı ile yaptığı bu görüşme, Orta Doğu'da yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Uzmanlar, bu yakınlaşmanın, bölgedeki gerginliği azaltma ve kalıcı barışın tesisine katkı sağlayabileceğini belirtiyor. Ancak, İsrail'in bu duruma nasıl tepki vereceği ve gelecekteki adımları, sürecin seyrini belirleyecek önemli bir faktör olacak.

Bu beklenmedik diplomatik hamle, bölgedeki diğer aktörler tarafından da yakından takip ediliyor. Özellikle, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği'nin, bu gelişmeleri nasıl değerlendireceği ve hangi adımları atacağı merak konusu. Orta Doğu'da uzun süredir devam eden karmaşık ilişkiler ağı, bu görüşmeyle birlikte yeni bir boyut kazanmış durumda.